ses ve soluğum şimdi, gün' e ve gece'ye katkı.
belki nedensiz bir ürpermeyim, kırışık evrenin taş çekirdeğinde.
işte çatlayan duvarlarım. işte can kolladığım seki, basamak, kanlı düzlük. sonradan tırnaklarımdan sıyrılacağım et.
titrek bir saman alevi öfke.
Etin'den sıyrılmak.
metro istasyonları
gece ve gündüz.
uykuların orta yerinde çatlayan duvar.
bilinçsizlik, gurur paradoks lanet, biat.
Aynı düzlem üzerinde ayaklarımızdan akan o kan mürekkebiyle birşeyler karalıyor BEN'ler
uykuların ortasında çatlayan bir duvar.
Geceyle gündüz
Ruhum belki arınacağı günü beklerken. sayısız pencere, sayısız çığlığın içinde gitgide uzayan saçlarım balkıyıp duracak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder