sinirleniyorum bazen ben aniden,
bir felaket oluyorum, yağıyorum Konstantinapol' e
insanlar var memleket gibi benimseyemediğim
bir manifaturacının irsaliyeleri kesiliyor masa altlarında daralıyorum.
at sırtında gezmek isterdim Gazze'yi, Felluce'yi
o bebeklerin kokusu hala topraktadır buram buram
bir kan içiyorum porselen fincandan
kahve çekirdeğinin tam ortasından sızan o kan!
ah o kült devinimler ve devrim.
hürriyete gem vuran dillere indirgenen o kutsal din
bitmiyor kahrolası seferleri
insanlar ölüyor bir bin
adalet rahminde kordonun boğazına dolanmasıyla boğulan kim?
(Ciddi anlamda soruyorum o kim?)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder